Saç ekimi sonrası süreç, başarılı bir operasyonun doğal ve estetik sonuçlara ulaşabilmesi için kritik bir aşamadır. Şahin Çelik, saç ekimi operasyonlarının ardından her hastasının iyileşme sürecini titizlikle planlayarak, sürecin konforlu ve sağlıklı geçmesini sağlar.

Operasyon sonrası hastaların evlerine veya konakladıkları otellere toplu taşıma harici araçlarla gitmeleri önerilir. Anestezi etkisi nedeniyle baş bölgesinde hissizlik yaşanabileceğinden, araçtan inerken ve binerken yavaş hareket etmek ve başı çarpmamaya dikkat etmek son derece önemlidir. Araç kullanmakta herhangi bir sakınca bulunmasa da, operasyon sonrası bir refakatçi ile birlikte hareket etmek güvenlik açısından daha iyi olacaktır.

Hastalar, evlerine ulaştıktan sonra hafif bir yemek yemeli ve doktorun önerdiği ilaçları düzenli olarak kullanarak en az iki gün boyunca dinlenmelidir. Yatış pozisyonu, ekilen alanın durumuna göre değişiklik gösterebilir; bu nedenle doktorun tavsiyesine uyulması gerekir. Bu dönemde, lokal anestezinin etkisi genellikle 8-10 saat sürecektir. Anestezinin etkisi geçtikten sonra ense bölgesinde hafif yanma ve batmalar hissedilebilir, ancak düzenli ağrı kesici kullanımı bu rahatsızlıkların önlenmesine yardımcı olur.

Operasyonun ardından ilk iki gün boyunca ekilen alana kesinlikle su temas ettirilmemeli ve darbelerden korunmalıdır. İki gün sonra saç ekim merkezinde ilk bandaj açılarak ilk yıkama işlemi gerçekleştirilir. Bu ilk yıkama sırasında, sonraki günlerde hastanın yıkamaları nasıl yapması gerektiği detaylı bir şekilde anlatılır. Genellikle ilk yıkama sonrasında tekrar bandaj yapılmaz, böylece saç derisinin daha hızlı iyileşmesi sağlanır.

İlk yıkamanın ardından herhangi bir olumsuzluk yaşanmazsa, yıkama işlemleri hastanın kendisi tarafından her gün tekrarlanır. Altı gün boyunca, saç ekim merkezinde öğretilen şekilde yıkama yapılması önemlidir. Yedinci yıkamada ise dairesel hareketlerle yıkama yapılarak ekim alanındaki kabukların yumuşayıp dökülmesi sağlanır. Bu kabuklar, genellikle 10-12 gün içinde tamamen dökülür. Eğer 10 yıkama sonrasında hala dökülmeyen kabuklar varsa, mutlaka doktorla iletişime geçilmelidir. Kabukların dökülmesiyle birlikte ekilen saçlar, yaklaşık 1-2 numara tıraş edilmiş görüntüsüne kavuşur ve kişi normal yaşamına geri dönebilir.

Saç ekimi sonrası yaklaşık 3-6 hafta içinde ekilen saç tellerinde şok dökülme süreci başlar. Bu dönemde, saç tellerinin %70-%80 oranında dökülmesi normaldir. Şok dökülme sürecinde yalnızca saçın dış kısmı dökülürken, kökler derinin altında sağlam kalır. Bu geçici dökülme sürecinde paniğe kapılmamak gerekir. Saç ekim alanına düzenli olarak masaj yaparak kan dolaşımını artırmak, köklerin beslenmesini desteklemek için önerilir.

İkinci ve üçüncü aylar saç ekiminin en durağan olduğu dönemdir. Bu dönemde ekilen alanda belirgin bir değişiklik görülmez ve saçlı derinin kızarıklığı yavaş yavaş azalır. Üçüncü ay sonrasında ise ekilen saçların uçları çıkmaya başlar. Bu aşamada saçlı deride sivilceler oluşabilir ve bu durum saç çıkışının başladığının habercisidir. Sivilceler, tırnak ile patlatılmamalı, yıkama veya masaj yöntemiyle kendiliğinden açılması beklenmelidir.

Dördüncü ayın sonunda saçlı derideki kızarıklık tamamen kaybolur ve saç çıkışı hızlanarak saçlı derinin kararmasına yol açar. Beşinci ayda ekilen saçların %40-60’ı çıkmış olur. Altıncı ayda ise bu oran %70-80’e ulaşır ve saçlar taranabilecek uzunluğa gelir.

Dokuz ila on ikinci aylar arasında, saç kökleri kalınlaşarak daha dolgun bir görünüme ulaşır. On ikinci ayın sonunda saçlar tam formuna kavuşur ve operasyonun nihai sonuçları ortaya çıkar. Şahin Çelik’in uzman dokunuşuyla gerçekleştirilen bu süreç, hastaların yalnızca estetik görünümüne değil, aynı zamanda özgüvenlerine de değer katar.